26.07.2022
Fenol nedir?
Fenol hafif asidik ve aromatik bir organik kimyasaldır. Kimyasal formülü C6H5OH’dır ve hidroksi benzen, benzenol, fenik asit, karbolik asit, fenil alkol ve fenil hidroksit olarak da bilinir. Fenol toksik, aşındırıcı ve sağlığa zararlıdır, ayrıca suda çok az çözülebilir.
Fenol saf halinde renksiz ya da beyaz bir katıdır ve iğnemsi kristallerden oluşur. Ticari olarak sıvı formda bulunur; saf haliyle yine renksiz, bunun yanı sıra katransı pembe ya da kırmızı olup, tatlı bir kokusu vardır.
Fenol nerelerde kullanılır?
Fenol fenolik reçinelerin, naylon, plastik ve sentetik liflerin üretiminde ara kimyasal olarak kullanılır. Dezenfektan ve antiseptik özelliklere sahip olduğundan evsel ve endüstriyel temizlik ürünlerinde, balçık önleyici olarak kullanılmasının yanı sıra, gargara ve pastillerde kullanılır. Fenol patlayıcı, boya, haşere kovucu ürünler ve farmasötik ilaçların hazırlanmasında da kullanılan bir kimyasaldır.
Fenol yaralanmaları bedende ne tür hasarlara yol açar?
Fenol dokulara temas ettiğinde hem lokal hem de sistemik yaralanmalara yol açar. Dokular üzerinde anestezik etkisi olduğundan temasın hemen ardından acı hissedilmeyebilir. Fenol bulaşması beyazımsı bir renk değişikliği ile karakterizedir. (Fenolun temas ettiği dokunun rengi beyazlar.) Anestezik özellikler, 30 dakikaya yakın sürer, yani yaralanan kişi bedeninde bir yerin fenolle temas ettiğini 30 dk boyunca anlamayabilir.
Mukoza zarı ile temas durumunda fenol bir hidrojen iyonu açığa çıkararak ayrışır. Bu eylem, aşındırıcılığa ve protein pıhtılaşmasına bağlı olarak yaralanmalara sebep olur.
Fenol aynı zamanda doku içindeki lipitleri çözdürme özelliğine sahiptir; bu da hücre nekrozuna neden olarak asit aşındırmasının doğrudan yol açtığı lezyonları kötüleştirir. Fenol çözeltisi ne kadar yoğun, bulaşma yüzeyi ne kadar geniş ve maruziyet süresi ne kadar uzunsa bedendeki hasar da o kadar ciddi olacaktır.
Fenol’ün Sistemik Etkileri İki Farklı Tepkimeden Kaynaklanır
1. Yağ Asitlerinin Çözünmesi
Merkezi sinir sisteminin yağ asitleri üzerinde çözücü etkileri sarhoşluğa benzer belirtilere, görme ve duyma bozukluklarına ve sersemliğe yol açabilir ve koma ya da ölümle sonuçlanabilir.
2. Fenolat İyonuna Bağlı Toksisite
Fenolat iyonu fenolün ayrışması sırasında açığa çıkar. Bu iyon hemoliz (alyuvarların yıkımı) ve methemoglobinemi*, kalp ve damar bozuklukları (bradikardi, aşırı uyarılma), sinir ve kas bozuklukları ve karaciğer ile böbreklerde hasar gibi rahatsızlıklara yol açabilir.
* Kandaki methemoglobin miktarının %10’dan daha fazla olması durumunda ortaya çıkan, müdahale edilmediği takdirde ölüme yol açabilen bir bozukluk.
Fenol Sıçramalarına İlk Müdahale Nasıl Yapılır?
FENOL SIÇRAMALARINA SU İLE MÜDAHALE
Fenol sıçramalarının etkili bir şekilde arındırılması için, penetrasyonun (kimyasalın temas ettiği yüzeyden içeri nüfuz etmesinin) azaltılması ve lokal ve sistemik etkilerin gelişimini kısıtlamak için kimyasalın hemen uzaklaştırılması gerekir.
Su ile arındırmada fenolün penetrasyonunu azaltmak için yüksek debi (60 litre/ dakika) gerekir. Düşük hacimler sadece maruziyet alanını genişletmekle kalır. Suyla durulama, yalnızca fenolü seyreltebilir ve kimyasalı uzaklaştırabilir. Kimyasal tepkimeleri ise engellemez ya da lezyonların gelişimini durdurmaz.
FENOL SIÇRAMALARINA PEG İLE MÜDAHALE
Düşük moleküler ağırlıklı polietilen glikol (PEG 300 ya da PEG400) genellikle cilt maruziyetini arındırmak için kullanılır. PEG göz bulaşmalarının arındırması için uygun değildir. PEG’in su ile arındırmadan daha etkili olduğu ortaya konmuştur (Monteiro-Riviere, Toxicol Ind Health 2001).
Fenol içeren kazalara müdahale eden kişiler etkili KKD (Kişisel Koruyucu Donanım) kullanmaya dikkat etmelidir. Kazazede için kimyasala bulaşmış giysilerin çıkarılması, torbalanması ve imha edilmesi şarttır. Fenol döküntüsü içinde durmamak veya üzerinde yürümemek önemlidir; çünkü fenol deri malzemeye hızla nüfuz eder.
FENOL SIÇRAMALARINDA EN ETKİLİ İLK YARDIM MALZEMESİ:
Diphoterine® hem cilde hem de gözlere fenol sıçramaları için mükemmel bir arındırıcıdır. Diphoterine® çözelti kimyasalı mekanik olarak cilt ve gözden uzaklaştırırken aynı zamanda fenolün aşındırıcı elementleri üzerinde doğrudan etkili olup, bunları bağlar ve etkisiz hale getirir. Bu da yüzeyden akan arındırıcının, aşındırıcı olmaması anlamına gelir ki bu özellik suyun aksine başka alanlara da bulaşma olmasını engeller. Diphoterine® çözeltinin hiperosmolaritesi* fenolün göze ve cilde nüfuzunu azaltarak aşındırma lezyonlarını ve potansiyel sistemik etkileri sınırlandırır.
* Solüsyonun konsantrasyonunda ozmol/L olarak belirtilen artış.
Diphoterine® ilk dakika içinde kullanılırsa, lezyonlar gelişmeden önce kimyasal ortadan kaldırılabilir.
Sonuç olarak; DIPHOTERINE® solüsyonu ile acil durum müdahalesi;
Diphoterine® solüsyonu hakkında daha ayrıntılı bilgiyi aşağıdaki sayfada bulabilirsiniz:
info@tolkim.com.tr adresinden ya da 0216 327 37 13 nolu telefondan bize ulaşabilirsiniz.